Yeni yılın yaklaşmasıyla birlikte maaş artışlarına dair beklentiler gündemin ana maddesi haline geldi. Özellikle sabit gelirli çalışanlar ve emekliler, yüksek enflasyon karşısında gelirlerinde yapılacak düzenlemeleri merakla bekliyor. SGK Uzmanı Özgür Erdursun, 2025’in sabit gelirli kesim için ekonomik zorluklarla dolu bir yıl olabileceğini ifade etti.
"Açlık ve Yoksulluk Sınırının Altında Milyonlar Var"
Dünya Gazetesi’nde yayımlanan yazısında Erdursun, Türkiye'de asgari ücretle çalışan 13 milyon 434 bin kişinin açlık sınırının altında bir gelire sahip olduğunu belirtti. Aynı durumun emekliler için de geçerli olduğunu ifade eden Erdursun, emeklilerin yüzde 70’inden fazlasının açlık sınırının altında maaş aldığını vurguladı. 2024 yılı itibarıyla Türkiye'de yoksulluk sınırının 66 bin 976 TL olduğunu hatırlatan Erdursun, “Gıda ve temel harcamalar için gerekli olan bu miktar, mevcut gelir seviyelerinin çok üzerinde” dedi.
Asgari ücrette yapılacak düzenlemelere ilişkin konuşan Erdursun, 2024 yılı sonunda 17 bin 2 TL olan mevcut asgari ücretin, 2025 yılında 22 bin TL civarında olabileceğini öngördü. Erdursun, memur ve memur emeklilerine yüzde 12, SSK ve Bağ-Kur emeklilerine ise yüzde 17 oranında zam yapılabileceğini aktardı.
"Sabit Gelirli İçin Ek Düzenleme Şart"
Maaş düzenlemelerinde yalnızca oransal artışların yeterli olmayacağını savunan Erdursun, şu ifadelere yer verdi: "Milyonlarca sabit gelirli ve emekli, bireysel ekonomik krizle yüzleşiyor. Açlık ve yoksulluk sınırlarının altında kalan bu kesim için intibak veya seyyanen zam gibi ek düzenlemeler hayata geçirilmeli."
AB İstatistik Ofisi’nin Asgari Ücret Satın Alma Gücü verilerine de değinilen raporda, Türkiye'nin bazı Balkan ülkelerini geride bıraksa da Almanya, Fransa, Hollanda gibi Batı Avrupa ülkelerinin oldukça gerisinde kaldığı belirtildi. Bu durum, asgari ücretlinin alım gücünde ciddi bir iyileştirmeye ihtiyaç duyulduğunu ortaya koyuyor. Yüksek enflasyon ve düşen alım gücü, sabit gelirli vatandaşlar için 2025’in ekonomik açıdan zorlu bir yıl olacağına işaret ediyor. Yapılacak düzenlemelerin milyonlarca kişinin yaşam koşullarını nasıl etkileyeceği, önümüzdeki süreçte şekillenecek.