Bursa'nın değerli sağlık emekçileri, geçen hafta kaleme aldığım "Çarşaf-ı Şerif" başlıklı makalem sonrasında siyasilerin de gündemi değişti denebilir.
İlimizde yerel seçimleri kaybedilmesi sonrasında bürokraside görev verilen bürokratların liyakatsızlığı nedeniyle kamu kurumlarında büyük bir otorite boşluğu var. Bundan mütevellit Bursa halkının her alanda alması gereken hizmetleri, hakkıyla alamaz hale geldi. Bu durumun en büyük sebebinin siyasetin yetersizliği olarak kabul etmenin zamanı geldi de geçiyor.
Sağlık hizmetleri dışındaki diğer alanlardaki yaşanan aksaklıkların getirdiği yetersizlik ve çözüm üretemeyen yöneticiler özellikle yerel siyasi otoritenin tercihidir.
Yerel siyasilerin ihale peşinde koştuğundan geçen hafta ki makalede bahsettim, inanın araştırıldığı takdirde ilgili siyasetçinin daha neler yaptığını göreceksiniz. Hastane yönetimlerine nasıl müdahil olduğunu, baskılar yaptığını göreceksiniz.
Bürokrasi de liyakat arayanlar, öncelikle siyasette liyakat arasın! Siyasetin vereceği kararı hep birlikte göreceğiz, ilgili siyasi ödüllendirilecek! Başkan vekili de olur, sağlıktan sorumlu yönetici de olur. Temizlik imandan gelir, dememin sebebi de bu! Önce siyasetin temizlenmesi gerekiyor!
Siyasetin kimliği kadar yılların getirdiği dostlukların vermiş olduğu siyaset üstü bir kimlik vardır. Aslında bu durum çok tehlikelidir. Sebebini zamanı gelince açıklayacağım! Sağlık Müdürü Dr Orkun Yıldırım'ında siyaset üstü bir kimliğe sahip olduğunu söylemek yanlış olmaz. Yılların verdiği birikimi ile görev aldığı süre içerisinde hem siyasi alanda hem de bakanlık bürokrasisi içinde sözü dikkate alınır bir yönetici olmuştur. Tüm bunları Bursa da yok ettiği de su götürmez bir gerçektir. Bir önce ki il müdür Dr. Fevzi Yavuzyılmaz'dan görevi devralmasından bu yana geçen süre de Bursa adına yaptığı bir icraati var mıdır?
Dr. Orkun Yıldırım'ın en büyük kaybı, çekirdek ekibinin liyakatsız olmasıdır. Bu durumdan kendisinin de dert yandığından şüphem yok ama yılların dostlukları bir çırpıda silinmiyor. İl Sağlık Müdürü olmadan önce atanan yakın dostları ile kendi döneminde atananlar, İl Sağlık Müdürlüğü'nde bir aile şirketi havasında yönetmesi yılların birikiminin Bursa da tükendiğini gösteriyor. Üstelik Dr Orkun Yıldırım'ın zamanında il sağlık müdürlerini görevden alacak güçteyken bugün gelinen nokta da bir başkan iki başkan yardımcısını görevden alamaması ise Bursa'daki girdiği durumu özetler nitelikte.
İl sağlık müdürlüğüne baktığımızda Dt. Lütfü Çiftçi'nin kontrolünde olan bir yapı görüyoruz. Sağlık Hizmetleri Başkanlığı ve Personel Hizmetleri Başkanlığı olduğu gibi Dt. Lütfü Çiftçi'ye bağlı. Bu durumu daha ileriye taşımak gerekirse hangi personel nerede çalışacak onu dahi Dt. Lütfü Çiftçi belirliyor.
Dr. Orkun Yıldırım ve Dt. Lütfü Çiftçi'nin temizlik personellerini sağlık müdürlüğünde masa başında iş vermelerinin sebeplerinden biri biten kredileri mi? Bu konuyu detaylandırmaya çalıştıkça bir kurumun başındakilerin vicdani değerlerini göz ardı ederek geldiği bu durum tek kelimeyle "fecaat!"
Bursa ilinde kış dönemine girdik, acillerde büyük ihtimalle oluşacak yoğunluklara dair bir dizi önlemler alındı mı? Yoğunbakım bekleyen hastalar için bir planlama yapıldı mı? Mesele özellerin yoğunbakımlarının yatakları kamuya tahsis edildi mi? Ameliyat olmak için cerrah bulamayan hastalar, uzayan radyoloji tetkik randevuları ve daha nice sorunların olduğu ilimizde çözümleriniz nelerdir?
Fiziki şartların yetersizliği, depreme dayanıklı olmadığı tespit edilen binalar ve bitmek bilmeyen ve yapımı duran Acemler mevkisinde hastane ile alakalı önlemler ve çözümleriniz var mı?
Gelinen nokta da Dr. Orkun Yıldırım'ın yaptığı daha doğrusu yapmak istediği ama yapamadığı eylemlerini bir kaç başlıkta sıralayabiliriz, Kamu Hizmetleri'nı, Destek Hizmetleri Başkan Yardımcısını, Personel Hizmetleri Başkan Yardımcısını, İnegöl ilçe Devlet Hastanesi Başhekimi, Gürsu Cüneyt Yıldız İlçe Devlet Hastanesi Başhekimi, Mudanya İlçe Devlet Hastanesi Başhekimi'ni görevden almak ama bu sayılan isimlerden almaya çalıştıklarından hiç birini alamadığı için diğerlerine şimdilik dokunamıyor. Destek Hizmetleri Başkan Yardımcısı Cafer Karagöz'ü Destek Başkanı yapmayı iki kez denedi ama olmadı. Gelinen nokta da Dr. Orkun Yıldırım bu yazdıklarımı bir kenara bırakıp, il sağlık müdürlüğü yönetimini de Dt. Lütfü Çiftçi'ye bırakıp, bakanlıktan gelecek haberi beklemeye başladı. Bu süre içerisinde Şehir Hastanesi'nin başhekimi ile kötü olmamaya, temizlik personeli için siyasilerden gelen ricaları kırmamaya özen gösterir oldu.
Bursa'da eşine az rastlanır bir dolandırıcılık örneğinin merkezi olan şehir hastanesine karşı kör, sağır ve dilsiz olan vicdanlar bugün ortaya çıkan diğer ihalelere karşı da aynı sessizliğe büründü. Yetmedi, devletin temizlik personeli olarak hizmet etmesi için gönderdiklerini de yanıbaşlarında oturtup kararan vicdanlarla milletin emeğinin sömürülmesine ortak oldular. Bunlar onları oraya getirip oturtanlar kadar sessiz olanlar içinde geçerli.
Makalemin sonuna gelmişken bazı yöneticilerin sözleşme süresi doldu. Bunlardan Nilüfer Ağız ve Diş Merkezinin Başhekimi Dt. Lütfü Özgür ve Nilüfer İlçe Sağlık Müdürü Dr. İsmail Kaba sözleşme yenileyen yöneticiler arasında. Kamu Hizmetleri Başkan Yardımcısı Uzm. Dr. Ahmet Timur Mudanya İlçe Sağlık Müdürü olarak sözleşme imzalayanlardan.
Önümüzdeki hafta sözleşme sürecine girmeye başladığımız için yeni kulis bilgilerini sizlerle paylaşacağım. Sağlık Bakanı'nın iki kere Bursa planı iptal olmuştu! Kongre sürecinin sonuna dek bir değişim olacak, hep birlikte buna şahitlik edeceğiz!